Ağzımızın tadı kuşkusuz bu hayatta en önem verdiğimiz şeylerden bir tanesi. Nitekim yüzyıllardır insanların yemek üzerine yaptığı sayısız gözlemler ve deneyimler bunun bir kanıtı. Günümüzde etin en iyi şekilde nasıl pişirileceğini, buğdaydan mis kokulu ekmekler yapmayı, peynir yapmayı, tereyağı yapmayı ve balla karıştırıp yemeyi bu sayede öğrendiğimiz muhtemel. Bunları saymışken, saydıklarımın herkese lezzetli gelmediğini tabii ki biliyorum. Dahası, farklı kültürlerde lezzeti çok övülen bir yemek bize pek tatsız gelebiliyor. Bunun sebebi, yeme alışkanlıklarımızın yediğimiz yemeklerin lezzeti konusundaki fikrimizi etkilemesi. Hiç olmadık yerde daha önce sürekli yediğimiz ama pek beğenmediğimiz bir yemeği canımız çekebiliyor. Diyebiliriz ki herkesin ağız tadı daha önce deneyimledikleri ile ilişkili. Sadece daha önce yedikleri ile demiyorum çünkü çok mutlu olduğunuz bir olaydan sonra ağzınızda kalan bu hoş tadı hatırlayacaksınızdır. Ya da stresli ve zor bir süreçten sonra ağzımızdaki sirke tadını hatırlamak sanırım daha kolay olacaktır. Atalarımız da bu durumun farkında olacak ki "Aman ağzımızın tadı bozulmasın" demişler. Ağzınızın tadının hiç bozulmadığı bir hayat dilerim.